Sevgili Sen

Herşeyin başı sağlık! Öncelikle bunu asla aklından çıkarayım deme! Günaydınlarından sonra usulca ayaklan, gerin ve gülümse; gözünü açabildin, ayağa kalkabiliyorsun ve en önemlisi kendi kendini mutlu edebiliyorsun! Her gün, her dakika! Gülümseyebilmenin arkası seninle öyle kalabalık ki, sağlığını kaybettiğinde öğreniyorsun yaşayabilmenin tadını, önemini, hareket kabiliyetinin mükemmelliğini ve "içinden gelenin" ne derece kıymetli olduğunu. Kendini önemse, kalbini, beynini, ellerini, her birisi birbiriyle kıymetli. Güzelce besle onları ve sporun rutininin bir parçası olsun!

Vaktini güzel geçir. kendinle geçir, yapmayı sevdiğin işlerle geçir, senin için değerli olanlarla geçir. Seninle gülen seninle dağılanlar olsun yanıbaşında, etrafında. Kendini özlemeye vaktin kalmasın! Kendin sana dinginlik ve huzur, sevdiğin şeyleri yapmak sana huzur ve güven sevdiğin insanlar ise güven, enerji ve mutluluk sağlar, sonra daha kolay yürürsün yılları ya da yolları.

Kendinle oynamasını bil! Oyunların en keyiflisi bu! Deneyle, sınava tabii tut seni. Bisiklet sürerken iki elini bırakarak sürebilmeyi, bunu başardıktan sonra o şekilde kulağındaki müziğe uygun dans edebilmeyi ya da kaç farklı şekilde gülebilme kabiliyetin olduğunu aynada öğret kendine! Bir gün sokakta yürürken sen ol, bir gün o sokağın muhtarı başka bir günse 300 sene önceki sahibi olduğunu hayal et tüm yollarin, tüm evler senin, adımlarında özgüveninle sars o sokağı, gözlüğünün arkasında gülerken parlasın gözlerin! Sonra eğlen yarattığın oyununla kendi kendine.

Kendine bir uğraşı bul, onu en iyi sen ile yap ve en iyisi, farklısı sen ol. Spor yap, bir kursa yazıl, bir enstrüman al ama bir uğraşı bul kendine. Yoksa hayatın o eşsiz tadına varamayacaksin. Kendinle konustuğun, kendini dinleyip kendinle çoğaldığın, seni sen yapan o anlar olacak. Seni alıp yepyeni ortamlara sokacak, belki de asla gidemem dediğin diyarlara götürecek, seni senin gibi olanlarla tanıştıracak. Sonra yine mutlu olmuş olacaksın. Bir de kendine güvenen bir sen. Bir başka yola devam edeceksin ardından, yeni kanatlarin hep seninle gelecek, nereye gidersen git.  

Öğren, her gün yeni bir şey öğren. Şaşırt kendini, Nasıl bilmiyormuşum ben bunu, düşündüğüm gibi değilmiş aslında, bu kadar kolaymıymış de ama öğren. Araştır. Türkçe de neden görümce diye bir kelime var, en güzel baklava tatlısı kac kat yufka ile yapılır, hangi fidan hangi koşulda daha iyi yetişir öğren. Sonra git bir tane fidan dik, bir şeyler ek, ekmeği ya da birisine can olmayı öğret kendine. Sahi bugüne kadar dikili neyin var senin?

Paylaş, daha çok paylaş, paylaşmadığın bir günün olmasın! Ekmeğini paylaş, gülümsemeni paylaş -her yana bulaşsın-, mutluluğunu paylaş artıp çoğalsın, üzüntünü paylaş bitmeyecek ama azalsın, yalnız olmadığını göstersin sana ama paylaş. Bak göreceksin etrafın dokunduklarinla güzellik olacak ve çiçek açtığında her günün nasıl daha güneşli nasıl daha parlak goreceksin. Göreceksin ki paylaştığın tüm güzellikler dalga dalga çoğalacak dönüp yine seni bulacak. 

Doğru cümleyi doğru yerde kullan ya da hiç kullanma. Üzüldüğünde bunu doğru kelimelerle ifade et sonra bırak nasıl anlaşılırsa anlaşılsın, sen üzerine düşeni yaptın. Ama bunu yap, yap ki yapmazsan dogru anlasilamayabilirsin. Kimse medyum degil, ne düşündüğünü dışarıdan ya da el cizgilerinden okuyamaz. Kırılsan da kırıcı olma, sen kıran değilsin. Haklı olduğunu ispatlamaya çalışan da olma, anlamayan zaten anlamayacaktır, sen çözüme odaklan sadece. Bazı cümleleri kullanmayı, bazısını kullanmamayı ancak bazısını da kullanman gerekmese bile kullanmayı seç, çünkü onlar seni farklı kılacaklar. Diğerleri ise seni ifade edenler ve seni sen söylemeden anlatanlar olacak. İletişim sana has en güzel yeteneğin, konuşmasına izin ver onun.

Yaz, her gün bir satır, bir kelime olsun yaz. Bu seni iyi edecek, sana seni getirecek. Seni en iyi bilen sensin. Söylediklerinle, bir önceki günkü sen ile sana şifa ol, arkadaş ol, güç ol. Her yeni bir günkü sen bir sonraki gün uyanacak olan seni iyi etsin, sana iyi gelsin, unutmaman gerekeni sana hatırlatsın, seni güçlendirsin ve eğer düşersen-vazgeçersen-yorulursan sana hadi desin, hayat devam ediyor, bak ben bugün iyiydim, dün de ayağa kalkabildim ve yarın ki sen de senden çok daha iyi olacak, kalk desin, ona destek ol, en azından bugün desin. Birlikte kalkın sonra o duraktan ve el ele koşun bir sonraki düşmelere-duraklara! Daha güçlü, daha kendinden emin ve deneyimli. 

Çalış, üret, çoğalt. Kazandığını da harcamaktan çekinme, hakkın o senin! Bunu en doğru şekilde yap ama. Kimsenin hakkını yeme. Kolay kazandığın kolay kaybedilir. Doğru insanlarla birlikte yap, değillerse doğrusunu göster, anlat onlara ama  görmemekte ısrar ederlerse; vaktini, enerjini kaybetme artık onlarla, sen kendini parçalasan bile önlerinde görmeyecekler ve doğrusu elbet vardır bir yerlerde, sen önce işine odaklan sonra diğerlerine. Üretmenin hazzını yaşa, daha çok çalış sonra ve teşekkür et. Yapabildiğin için ve yapabildiğin için. 

Sev, çok sev, çok çok sev. Önce kendini sev sonra diğerlerini. Seni seveni de sev sevmeyeni de, mutlu edeni de. Sev ki sevgin engin deniz olsun, dalga dalga dokunsun her yere. Çünkü onların da sana kattığı bir şeyler var zaman yolculuğunda. Ama farklı olsun her birisine olan sevgin, sevgin saygın olsun; sana öğrettiği için sev ama seni yükselttiği için daha çok, çok çok sev. Çünkü sevmezsen paylaşamazsın, çünkü sevmezsen sevmeyi bilemezsin, çünkü sevmezsen devam edemezsin. 

Ve bırak. Her şey bir gün gider ya da biter. Bırakmazsan da yenisine başlayamazsın. Bırakmayı, vazgeçebilmeyi öğren, kendine öğret. Devam et, durduğunda geride kalacaksın ve zaman geçerken o sana değil sen ona uymak zorunda olacaksın. Veda etmelerin seni büyütecek ve bu yılın sonunda hepsine sil baştan başlayacaksın yine: 

Sağlıkla, sevdiklerinle, severek ve en güzeli daha güçlü bir sen ile..


2019’a merhaba de..

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Trenitalia

Bir Datça hikayesi

Didyma-Didymaion-Didim