iremina

En sıkıntılı, yoğun zamanlarımızda hayalini kurduğumuz ilk şey "Tatil" sanıyorum. Seçeneklerinin ucunun açık oluşu ve içinde bulunduğumuz durum ise bu hayali olduğundan çok farklı sunabiliyor. Mevcut mevsim, "Tatil" dendiğinde yapılacak sınıflandırmayı belirleyen ilk koşul. Kış sezonu için farklı yaz sezonu için farklı seçenekler dururken yaz sezonunun vazgeçilmezi yüzmek olmalı ve deniz kıyısı havuz başına oranla, imkanlar dahilinde tercihi yüksek bir seçim. Deniz kıyısı tatillerini ise içerdiği olanaklar ile "sakin" bir tatil ya da "hareketli" olarak betimleyebiliyoruz.  Bir Alanya tatilini ise betimlemek istersem tarih dokusu üzerinde kahvaltı, alışveriş ve kulaç keyfi olarak özetlenebilir. Öyleyse haydi bir günlük gezintimiz başlasın... Öncelikle Alanya'ya ilk kez gidiyorsanız minik otogarından kalkan "Dim Çayı" midibüslerine atlayarak başlayabilirsiniz. Şoförün "Öğrenci mi?" sorusuna evet demeniz Alanya'da o

Avrupa turu dendiğinde herkesin aklına "interrail yapmak" gelir şüphesiz. Peki interrail nedir? nasıl yapılır? "Interrail pass" bileti alarak Avrupa'da anlaşmalı olan ülkelerin geçerli trenlerine - genelde 2. sınıf trenler için geçerlidir, ek ücret ödeyerek 1. sınıf ya da daha iyi durumdaki trenlere- binerek kendi planlarınız doğrultusunda gezebilirsiniz. Biletin geçerlilik süresi seçimi size kalmış. Biletlerinizin üzerine bindiğiniz tren adı, tarihi, güzergahı yazmanız tren bilet kontrolcüleri tarafından beklenen bir durum. Ben bu bileti kullanmadım, ama tren bilet fiyatları ile karşılaştırdığınızda gayet tasarruflu bir yol.. Tren bileti demişken otobüs yolculuğu tren yolculuklarına göre daha ucuzdur ancak tren yolculukları bana göre her zaman daha keyifli ve ulaşım konusunda rahattır. Rahattır çünkü Avrupa'da her şehrin tren garı şehrin merkezinde yer alır bu yüzden şehri gezmek ya da otelinize ulaşmak yürüyerek hiç de zor olmaz. Öyleyse İtalya trenler

İtalyanların ünlü pirinç pilavı "risotto" italyanca pirincin "riso" oluşundan gelmekte. İsim olarak pilav dense de görünüş ve tat olarak bizim pilavımızla pek örtüşmüyor. Gerek yapılışı gerekse içerdikleri bakımından epey fark mevcut. Öncelikle bizim lapa deyip yüz çevirdiğimiz pilav risotto. Görünüşünün lapa olmasının sebebi kullanılan arborio tip pirincin pişirilirken nişastalarının salınması. Bu da risottoya kremalıymışçasına bir görüntü sağlıyor. Bizim kullandığımız pirinç ile bunu başarmak zor. Aynı zamanda arborio tip pirinç pişirdiğinizde hemen yumuşamadığı için risotto yerken pilavın diri oluşu size pişmediği hissi yaşatabilir. İkinci olarak pilav yapılırken şarap kullanılması. Kullanılan şarap miktarı ayarlandığında sonradan eklenecek sebze/etler ile eşsiz bir uyum sergiliyor. Kullanacağınız yağ seçimi de risottonun tadında etken. Tercihiniz doğrultusunda zeytinyağı da kullanabilirsiniz, kuzey bölgesinde yaşayan İtalyanlar gibi tereyağı da. Ve pirinc